Tamam mı? Devam mı?
+ Konu Cevaplama Paneli
Sayfa 1 Toplam 3 Sayfadan
1 2 3 SonuncuSonuncu
Toplam 25 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 10 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Tamam mı? Devam mı?

  1. #1
    Junior Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2012
    Mesajlar
    17

    Tamam mı? Devam mı?

    Herkese selam.

    Minimum bir yıldır su bile değiştirmediğim “dip çekmediğim” (zaman zaman motivasyon düşüklüğü oluyor bende) tankım ile ilgili bir karar aşamasındayım.

    Tamam mı?

    Devam mı?

    Ali Rıza Bey'in yardımları sayesinde şimdilik devam diyorum.

    Tankı yeniden ele alıyorum.

    Tabi bunun sebebi devam kararı ile birlikte mercan kayıplarının başlamış olması.

    Demek ki yumurta kapıya iyice dayandı…

    P.E.M.B.E’ yi bulma yolculuğu başlasın artık.

    İşe, kocaman olmuş (camlara dayanan) SPS’leri tanktan çıkarmakla başladım. (Renkleri kaçmış ve alttan ölüme yakalanmış olanlardan.)

    Neyse ki ortalık biraz toparlanma başladı gibi…

    İkinci aşama olarak JS1 ‘in media’sı Ali Rıza Bey’den tedarik ettiğim Reborn ile değiştirildi.

    Reaktör çıktı kh:40 olarak ayarlandı…

    FRITZ karbon tedarik edildi. Ozmoz su ile yıkanıp reaktöre koyuldu. (Berraklaşma başlasın artık…)

    Ali Rıza Bey ile telefon görüşmelerimiz sonucu ozmoz sistemi hatası ortaya çıktı.
    TDS: 3 ppm… Hemen RO cihazı filtreleri değiştirildi. Reçine değiştirildi.
    Microsiemens ölçüm yapan cihaz edinildi. (daha korgoda olduğu için sonucu yazamıyorum)

    Ve…. Ali Rıza KURANEL ricası ile yapılanlar Yongei ‘e aktarıldı.
    Önerileinizi bekliyorum.

    Fırsat bulursam gelişmeleri aktarmaya devam etmek istiyorum.

    TANK : 150 X 50 X 50
    AYDINLATMA : Giesemann Matrix-2 (6 x 54)
    PS : BK (DELUX 200)
    KAFA MOTORU : NEWA 6000
    AKINTI : MP40 (2 (ADET))
    REAKTÖR : SCHURAN JS1
    REAKTÖR : DIY KARBON REAC.

    Son Değerler:
    mg:1320
    ca:500
    no3:10
    po4:0,35
    reaktör çıktı kh:40
    kh:10

    Şu an hiçbir dozlama yapmıyorum.Telaşa kapılıp yanlış şeyler dozlamak istiyorum. Sabır...

    Bir uzman görüş der ki : Bir katkının, tankın içinde fazla olmasındansa, hiç olmaması daha iyidir. (ARK)

    Herkese optimal tuzlu günler dilerim....

  2. #2
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    352

    Merhaba,

    Aşağıda İlker Beyin tankı ve tankından yer alan resimleri görüyorsunuz.

    Şaşırabilirsiniz ve şaşırmakta da haklı olursunuz. "tamam mı, devam mı?" sorusunun biraz abaratılı olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak ben bu durumu anlayabiliyorum ve aşağıda açıklamaya çalışacağım..

  3. #3
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    352




  4. #4
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    352






  5. #5
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    352






  6. #6
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    352








  7. #7
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    352

    Burada bir hobicinin çoğunlukla photoshoplanan algsiz, diatomsuz, cyanobakterisiz ve rengarenk canlıların yer aldığı. bence resmen olanaksız bir tank yaratma çabası yatıyor.

    Diyebilirsiniz ki neden kayaların üzeri alg kaplı, neden canlılar ölüyor, neden kimi canlılarda renk kaybı var, neden kimileri olması gerektiğinden daha koyu?

    Hepsini birden yanıtlamak olası değil ama kimilerine değineceğim.

  8. #8
    Junior Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2012
    Mesajlar
    17

    Merakla bekliyorum.

    Umuyorum ki bu yolculuk birçok kişi için sağlam bir yol haritası olacak.

    Fotoğraflara bakınca yolculuğun uzunluğu hakında karamsarlığa kapılmamak mümkün değilmiş gibi geliyor.
    Bu düşünceme sebep yumuşakların keyfi...

    Bu arada halâ su sıkıntı üzerinde çalışıyorum. Bir takım düzenlemeler yapacağım.
    Gördüğüm en iyi değer Reçine çıkışı 4 microsiemens. (Mor hystrix'lerin sebebi bu olsa gerek.)

  9. #9
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    352

    Tankta 1 yıldır su değiştirilmemesi aslında sorun gibi görünse de RO su çıktısının yüksek olması nedeniyle belki de o kadar da büyük bir sorun değil. Terazinin dengede kaldığı güç de olsa söylenebilir. Bilmekte yarar var: Silikat suda dibe çöker ve dip çekerek veya silikat/fosfat reçinesi kullanarak ortamdan almak çok zaman ister.. O arada sıfır fosfat okuyabilir, mercanları öldürebilir ama gene de suda silikat okuyabilirsiniz. Bu nedenle neden Silikat testinin çok ama çok az sattığını hiçbir zaman anlayamadım. Kuşkusuz 004 mikrosiemens RO su böyle bir mercan tankında kullanılamaz, kullanılmamalı! Acele 000 mikrosiemens okunmalı!

    Cama dayanan kimi SPS’lerin tanktan çıkartılmasını da anlayabilirim. Çünkü SPS’lerin büyümeleri kontrol altına alınmadığında karanlıkta kalan veya diğer SPS’ler ile çarpışan yerlerinde ölümler olabiliyor. Kimi zamanda akıntıya karşı büyüdüklerinde bazı dallarını “feda” edebiliyorlar. Kimi yerlerine olmadık algler yapışıyor ve ne kadar akıntı verseniz de sorunu çözemiyorsunuz. Tersine canlının alışkanlıklarını alt-üst ettiğinizde umulmadık bölgesel ölümlerle karşılaşıyorsunuz. Buna alttan (ama ilerlemeyen) ölümleri de dahil edebiliriz.

    Bu canlıların tanktan çıkartılması ise bütünüyle amonyak ve dolayısıyla nitrat oluşumuna yol açar. O arada Frizt ACCR benzeri bir preperat kullanılabilirdi?

    Yukarıda teknik verileri ve su değerlerini okuduğumuzda ve ardından resimlere baktığımızda ise şaşırıyoruz değil mi?

    Suyun pH değeri ve 1 yıl öncesinde kullanılan tuz, bugün hangi marka kullanılacağı (haftalık veya en geç 10 günde 1 kez en az yüzde 10 su değiştirilmeli..) ve tuzluluk değerlerini okumak/bilmek isteyebiliriz. Ancak bunlar bize olan biten hakkında fazla da bir ipucu vermeyebilir.

    Evet, “şu an” hiçbir dozlama yapılmıyor ancak önceden acaba neler dozlandı? Düzgün ve süregiden bir şema takip edildi mi? Bu da çok önemli değil.. Bence!!

    Fosfat ise bambaşka bir sorun: eğer değer 0,35 yerine 0,03 olsaydı, çok normal karşılayabilirdik. Fosfat yemler, kum, kayalar vb. inorganik maddelerin suya salınımıyla oluşabilir. Bu noktada hiçbirine müdahale edemeyeceğimize ve/veya çeşitli filtrasyon çözümleri denemeyeceğimize göre, biraz daha derinlerde çözüm aramalıyız.

    O zaman sorun nedir?

    Bunu yarın anlatacağım.

  10. #10
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    352

    Yazdıklarımdan ve verilerden “sonuç” çıkaranlar da olabilir. Hiç kimsenin yazmadığına aldırmayın, kimilerinin yanıtları bildiğini düşünüyorum. Tersi de olabilir. Bütün sorun, burada yazılanları anlamadan, düşünmeden olduğu gibi kopyalayarak diğer forumlarda kendi fikirleri gibi sunmaları ve bu durumu özellikle “cyanobakteri” başlığı altında birebir gözler önüne sereceğim.

    Öncelikle ilk tespit: Doğru, İlker Bey 1 yıldır su değişimi yapmıyor ancak hiç kuşkusuz 1 yıldır eksilen suyu 004 mikrosiemens su ile tamamlıyor. Değil mi? Peki, suda biriken silikat tankta ve mercanlarda hangi sonuçlara neden oluyor? Diatom ve yeşil algleri geçelim, acaba mercanları nasıl etkiliyor? Tabii ki sudaki değerli elementlerin diatom vb. lerince tüketimi sonucu marcanları frenliyor olmalı. Başka bir deyişle mercan zooxanthellae (tek hücreli fotosentetik algler, kalsifikasyon aracı dinoflagellatlar, bkz. Biyoloji üst başlığı) üzerinde olumsuz etkileri kaçınılmaz. Ancak çözüm filtrasyon değil. Yukarıda da belirttim. Öncelikle RO su çıktısı sıfırlanacak, ardından sudan silikatın biyolojik olarak alınmasına çalışılacak. Düzenli su değişimlerini unutmadan. Peki biyolojik yöntem nedir? Tanlarımızda 2 tür canlı var ki ciddi anlamda silikat tüketirler. Evet! Her çeşit sünger ve her çeşit midye türü. Kimi makalelerde (kimyasal işlem görmemiş) ölü süngerlerin bile (sumpa konduğunda) silikat emdiği yazılır. Bu, aynı zamanda yeni kurulan tanklarda kum, kaya ve su ile gelen silikatlar sonucu sumplarda neden anormal miktarda beyaz sünger görüldüğünü de açıklar… (kopyalamayın, kızarım !!..)

    Devam etmeden sizlerden ricam, burada yazılanları başka forumlarda kaynak belirtilmeden kullanıldığında tam da bu başlık altında açıkça –isim ve link de vererek- ifşa etmeniz.

    Şimdi, aşağıda yer alan formüle bakalım. Çünkü “gerçek” sorun burada yatıyor. İlker beyin test sonuçlarını yukarıda okudunuz. Calcium ve KH değerlerinden söz ediyorum. Bunların ışığında formül:

    Ca2+ + 2HCO3 = Ca(HCO3)2 = CaCO3 + H2CO3
    Calcium + Hydrogen Carbonate =Calcium Hydrogen Carbonate = Calcium Carbonate + Carbonic Acid

    Dikkatinizi çekerim, her kimyasal reaksiyonda görmeye alışık olduğumuz oklar yok. Başka bir deyişle yukarıdaki denklem çift taraflı işleyen bir denklem. Uygun veya uygun olmayan koşullarda reaksiyon ileriye veya geriye doğru işleyebiliyor.
    Anladınız… Kalsiyum Reaktöründen söz ediyorum. Evet, sudaki CO2 miktarı deniz canlılarının fotosentez oranları üzerinde belirleyici rol oynar. Birçok deniz canlısı tarafından bikarbonatlar kullanılsa da fotosentez pH ve CO2 varlığıyla doğru orantılı olarak etkilenir. (http://reefkeeping.com/issues/2006-10/rhf/index.php)

    Peki ya tam tersi?

    İşte sorun tam da burada: İlker beyin tankı kayaları sumptaki suya saysak, 350 bilemediniz 400 litre. Oysa, Schuran JetStream 1 kalsiyum reaktörü kullanıyor ve suya basılan CO2, KH ve kalsiyum tavan yapıyor. Doğrudur, bu tankta BubbleKing 200 gibi oldukça “fazla” bir skimmer kullanılabilir. Ancak, JetStream 1 bu tankın neredeyse “ölüm” makinası. Üzgünüm. Normalde en az 1 ton ve en çok 3 tona kadar kullanılması gereken JS1 bu tankın bu “yanlış” gidişatının en büyük sorunu. Acele çıkartılması, mümkünse JetStream Pico ile devam edilmesi gerekiyor. Aksi takdirde hızlandırılan fotosentez sounucu çok koyu renkler izelenecek, alg sorunu hiç bitmeyecek, dahası yerdeki kimi canlılar silikat sorunu da eklendiğinde renk kaybına uğrayacak.

    Sudan karbonik asiti almak için tabii ki su yüzeyinde tankın oksijenle çarpışmasını arttıracak bir akıntı yeterli olabilir. Yeter ki ortam iyi havalandırılıyor, olsun.

    Şimdi, top sizlerde..

+ Konu Cevaplama Paneli

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok